Pazartesi, Mart 30, 2009

Secimler

En son 22 Temmuz'da yasadigim sinir bozuklugundan sonra hic ilgilenmeyecegim dedim bu secimlerle. Ama AKePe oylarinin dusmesi biraz olsun neselendirdi beni, ne diyeyim. Bir de bloga not dusmek istedim.

Ankara'ya uzuldum en cok. Ankaralilar'a cok sabir diliyorum.

Izmir'e cok sevindim, bu da Feto'ya kapak olsun insallah.

Istanbul'da bu kadar cekismeli gececegini tahmin etmiyordum. Sonuc surpriz olmadi ama surec surpriz oldu.

Bir de bu findikcilara takmis durumdayim. Hatirlarsaniz bloglararasi bir findik organizasyonu olmustu. Sonra kitap filan olacakti o tarifler toplanip, ne oldu bilemiyorum. Neyse, bu agla$an findikcilarin hepsi sen git AKP'ye oy ver sonra 22 Temmuz'da. Biliyorum, bu kadar basit degil. Ama gene de gicik olmustum. Baktim gene Karadeniz'de durum cok farkli degil. Mutaassipligin gozu kor olsun.

Kocum Trakya gene gecit vermemis AKP'ye, helal olsun. Ben de artik Trakyali sayilirim es durumundan, o yuzden ekstra anlamli...

Dogu'da AKP gene kaybetti. Orada durumlar benim gozlemleyebildigimden daha karisik geliyor bana.

Insallah isik denizlerden icerilere yayilir diyorum.

CHP icin durum bence hic de ic acici degil hala. AKP'nin kaybettigi oylar MHP'ye gitmis gorunuyor. Bır bır bır elestirmek disinda somut hicbir planla ortaya cikamayan bir parti iste. Bir tek Ataturkcu. O da %20'lik bir kerhen oy veren kesim disinda kimsenin karnini doyurmuyor besbelli. Biraz daha vizyon. Bu tek adamcilik ne zaman bitecek?

Bu secimin benim icin "highlight"'i sonunda liderlerin yaptigi degerlendirmeler oldu. Daha dogrusu Tayyip ve Deniz Baykal'in.

Tayyip sonuc beni tatmin etmedi dedi. Valla bravo. En azindan durust. Bir Tayyip kadar olamadin Deniz Baykal! 22 Temmuz'dan sonra utanmadan CHP oylarini arttirdi demistin. Sen sana oy veren bilincli secmeni keriz yerine koymaya devam et. Ediyorsun da. Sana secim degerlendirmesi yap dediklerinde once kendi partinin sonuclarini degerlendirecegine gene iktidar partisinin oylarinin hesabini yapiyorsun. Onu da yap da, once bi desene biz CHP olarak ne yaptik bu secimlerde diye. Yok, sende umit yok... Zaten yoktu da, iste....

6 yorum:

Asortik Krep dedi ki...

Fındıkçılara benden başka takan da varmış, sevindim :)
Baykalın esas mesajı almak işine gelmiyor ama chp tabanı ona artık iyi bir mesaj vermeli, bu millet daha ne kadar dayanır bilemiyorum.

ycurl dedi ki...

Eskisehir'i unutmayalim yesilerikcigim :) Kemal abi bir haftadir Eskisehir'de kamptaymis. Tesaduf Buyukersen'e her turlu iftirayi yaptilar ama ne oldu babalar gibi yuzde 51-52 oy aldi Buyukersen. Cirkeflikle bu isler yurutulmuyor. Keske baske sehirlerde biraz gozunu acsa!
Giresun'da CHP aldi sanirim. Baykalin yerinde olsam artik birakirdim ama Kilicdaroglu'nu harcamaya calisirsa da hic sasirmam.

aysema dedi ki...

Kemal Kılıçdaroğlu'nun seçimi kaybettikten sonra yaptığı konuşmayı dinlediniz mi? Bu konuşma bile onun bu kadar sevilmesinin nedenini açıklıyor. Keşke daha çok K. Kılıçdaroğlu olsaydı...

Oya Kayacan dedi ki...

Sevgili Yeşil Erik, ne kadar haklı bir soru, "Ne oldu o fındık kitabı?" Bir insanlık ayıbının içinde kayboldu gitti mi demeliyim, yoksa kazandırdığımız kadar fındıklı tarifi internette finduklutarifler.blogspot.com 'da bulabiliyoruz mu?

Oğlak Yayınları sahibesi Senay Haznedaroğlu maalesef berbat bir iş kadını. Güler yüzü tatlı dili ile defalarca verdiği sözü tutmayan, bugün yarın kitap baskıya girdi giriyor yalanları ile hepimizi aldatan bir kadın. En son 6 ay önce dahi aynı numarayı yaptı bana. "Kitap baskıya giriyor," dedi ve işte bir türlü basamadığımız güzelim fındık kitabımız elimizde böyle patladı.

Çok sıkıntılı bir süreç yaşadım Senay Hanım'la. Halâ da hepimiz adına çok üzülüyorum.

Hesap sormak isteyenlere buyrun telefonu 0532 334 9182.
Buyrun mail adresi senayh@oglak.com

Bu ara, "Yazıklar olsun fındıkçılara!"

Aslı Cin dedi ki...

Off yaza yaza klavyem eskidi bu konuda. Ama yazmadan da edemedim yorumu. Bir arkadaşımın dediği gibi, Türkiye'nin vitamini kabuğundaymış, ne yapalım yani??? Ha ha ahaaaa !

Alp ve Ege'nin Annesi dedi ki...

Deniz Baykal'i ben seviyorum aslinda, ama haklisin son iki secimde de istenen yukselisi saglayamamistir, tekrar gelmemek sartiyla ayrilmasi gerekir, tabiki cevresi izin verirse. Daha önce baraji gecemediginde ayrildigi gibi...