Perşembe, Eylül 01, 2005

Gene girtlak muhabbeti



Bunlari karistirdim birbirine, bi de tavuk ekledim. Corba oldu. Gercek anlamda yani. Biberi koymadan bir seye benzemedi ama. Bir nevi bizim yemeklerin sogansiz olamamasi gibi bi durum.

Konu degisikligi (mi acaba): Yeni bir turk resotrani acilmis sehrimize, bi gidelim gorelim dedik. Gittik, gorduk. Sahipleri cok iyi niyetli insanlar ama yemekler iyi degildi. Bazen Che gibi dogruyu dosdogru insanlara soyleyebilmek istiyorum, ama olmuyor nedense. Bakin, beklemis yemekleri sunmayin musterilerinize, sonunda siz kaybedersiniz diyemedim bir turlu. Biz de kaybedecegiz sonunda, gitmeyecegiz oraya artik. Neyse...

6 yorum:

fethiye dedi ki...

oh oh, afiyet olsun.

ben o dogru soyleyenlerdenim ne yazik ki. o restoran sahiplerine de soyleyin bence; adamlar farkina varsinlar. yoksa yazik onca emege.

dreambyduru dedi ki...

yaşıyorum ama yazmaya mecalim yok, iyiyim ve takipteyim, bilmeni istedim :)

mono dedi ki...

aslında şikayet eden müşteri iyi müşteridir, susanından korkucaksın derler. bi yerle ilgili beklentin varsa şikayet edersin, eğer kafanda bitirmişsen şikayet mikayet etmez, bida da gitmezsin, senin durumunda olduğu gibi. en azından imzasız mektup yolla da anlasınlar niye müşterisiz kaldıklarını :)

YesilErik dedi ki...

Ya soylemek lazim tabii. Yeri gelsin, belki biraz daha yuzgoz olunca soylerim :)

Pinar, hosgeldin.

Pirik, tamam sekerim.

Oya Kayacan dedi ki...

Hele hele de is gida isi olursa, cenemi bir saniye bile tutamam. Gecen Pazar Kuledibi'ne gittik, musevi etkinliklerine, ki bu yıl ucuncu yili diye biliyorum, benim ilk gidisim. Enginar denen restorana girdik. Havalar binbesyuz, meger orada da dizi cekiliyormus. Ozcan Deniz oynarmis o dizide. E peki yaaa bize neeee? Servis yerlerde surunuyor. Garson diye bulundurduklari pis giyimli ve gorunumlu bir adam masaya getirdigi catal bicagin yemek ve agizla temas eden yerlerini mincikliyor. Beklenen 25 dakika sonunda masaya 3 bardak bira getirtemiyoruz. Patron barin icinde durmus butun bu olanlara bakiyor ve ben bu durumdan sonra olanlardan artik kendimi mesul tutamiyorum, agzima geleni soyluyorum tabii. Hatta cikarken bir sure kapida durup, "burasi rezil bir yer, lutfen gimeyin," diyerek insanlari kapidan cevirdim. Kirmizi nokali bir tabiri kibarca söylemek gerekirse, tartamayacagin tasin altina yatmayacaksin. Biz uyaralim da, on tanesi anlamasa, onbirinci anlar duzelir belki.

YesilErik dedi ki...

Sinirlenmekte haklisin Sevgili Oya. Bu anlayistaki yerler aslinda uyarilara kulak assa butun bunlarin olmasina firsat verir miydi diye aklina geliyor insanin. Yeni edindigim bilgilere gore boyle cekim yapilan yerlere kullanim ucreti olarak cok yuksek bir bedel odeniyor. Muhtemelen bir iki mutsuz musteriyi bosvermis o patron.